18 Şubat 2017 Cumartesi

Hiç Bir Canlıya Zarar Verme: Ahimsa


Ahimsa, yaralamamak ve zarar vermemek anlamına gelen Sanskritçe bir kelimedir. Canlı hiç bir varlığa zarar vermeme prensibi üzerine kurulu bu öğreti hemen hemen tüm Hint dinlerinde kendine yer edinmiştir.


Bu prensip asli itibariyle Hinduizm'den gelmekte olup Hindu kutsal kitaplarından olan Upanişadlar kurban olarak kullanılan hayvanların dışında kalanlara şefkatli ve merhametli olmayı öğütler. Öte yandan Hinduizm’de her bireyin yükümlü olduğu görev ve sorumluluklar vardır ki bunların başında  hiçbir canlıyı yaralamama, öldürmeme anlamındaki  Ahimsa prensibi gelmektedir. Buna rağmen bu prensibin gereklerini yerine getirme noktasında Hindular pek dikkatli davranmamakta ve eskisi kadar olmasa da bugün yine de kurban geleneğini  devam ettirmektedirler ve Ahimsa'nın en temel yasağını ihlal etmektedirler.



Hinduizm'e tepki olarak ortaya çıkan Budizm'de ise bu prensib daha önem arzetmektedir. Zira Budizmin ortaya çıkış sebeplerinden biri de Hinduizm' deki kanlı kurban törenlerine karşı çıkmasıdır. Bunu yaparken de aslında Hinduizm'de de var olan bir prensipten yola çıkmışlardır ki bu Ahimsa prensibidir. Öte taraftan keşiş olan ve olmayan bütün Budistler, üç cevher, sekiz dilimli yol ve beş emre bağlıdırlar ve bu  beş emir içinde en önemlisi ve ilki Ahimsa'dır. Ayrıca Budist inanışta tüm canlılar birbirinin akrabası sayıldığından hiçbir canlıyı incitmemek gerektiği gibi,reenkarnasyon inancının gereği olarak ta bir Budist için kan dökmemek, zarar vermemek büyük önem taşır. Ayrıca bu prensibin Hint toplumunda iyice yerleşmesi adına Budist Kral Aşoka'nın aşağıdaki ifadeleri önem arzetmektedir.



“Burada (başkent Pataliputra’da) hiçbir canlı öldürülmeyecek, şölen verilmeyecektir. Ama bazı şölenlere izin vardır. Eskiden kralın mutfaklarında hazırlanan yemekler için yüz binlerce hayvan kesilirdi. Bu yazıtın dikildiği şu günlerdeyse bazen günde üç hayvan: iki tavus, bir geyik; bazen sadece iki tavus kesilmektedir. Gelecekte bunlar da kesilmeyecektir."



Netice itibariyle  Budizm'de de yeri olan Ahimsa sebebiyle bir Budist hiçbir canlıyı incitmemekle yükümlü olmakla beraber et yememeli, uyuşturucu ve zehir imal etmemeli, savaş aletleri üretmemeli ve zorda kalan, sıkıntıya düşen kimselerin ihtiyacını gidermeye çalışmalıdır. Buna rağmen Budistlerin Myanmar'da Rohingya müslümanlarına karşı katliam boyutuna varan şiddet eylemleri Budistlerin bu prensibe gerektiği gibi uymadıklarını göstermesi açısından önemlidir.



Bu prensibin gereklerini yerine getrime noktasında  Ahimsa prensibi Caynizm'de,  Hinduizm ve Budizm'e nazaran daha önem arzetmektedir. Caynistler diğer iki dine göre bu prensibi daha çok sahiplenmiştir ve bu prensip Caynizmle özdeşleşmiştir.  Bu prensip Caynistlerin yaşamının her alanında etkisini hissettirmektedir. Caynistler bu anlayışın bir neticesi olarak;


  • Her türlü yaratığı öldürmeyi ve  kurban amacı ile hayvan kesimini reddeder, kurban kesmeyi en büyük haram olarak kabul ederler.
  • Ziraatla uğraşmaz, iş hayatını tercih ederler.Çünkü Caynizm'de tarım için toprağı kazmak, böceklerin ve kurtların ölümüne neden olacağı için haramdır.
  • İyi bir Caynist içtiği suyu, aldığı havayı da süzmek zorundadır; çünkü suda ve havada küçük kurtlar ve mikroorganizmalar olabilir. Bunun için de genellikle ağzında beyaz bir bez taşımak, ve ayrıca küçük bir canlıyı dahi öldürmemek için yürürken önünü süpürmek  mecburiyetindedir.
  • Caynistler sarhoş edici içkiler de kullanmazlar zira sarhoşken başkalarına zarar verebilme ihtimalleri vardır.
  • Yine Ahimsa öğretisinin bir sonucu olarak  bütün hayvanların tedavi edildiği hastahaneleri vardır.
  • Ayrıca kurallara sıkı bağlı Caynistler gün batımından sonra yemez, içmez veya seyahat etmezler.Zira karanlıkta yanlışlıkla bir takım böcek be haşeratı öldürebilme ihtimalleri olabilir.
  • Dindar Caynistler biraz daha ileri giderek mikropları öldürmemek için ilaç bile kullanmazlar. Dolayısıyla Caynizm'de antibiyotik ve dezenfektan kullanımı da yasaktır.
  • Ayrıca hayvani ürünler olanet,balık,yumurta,bal,tereyağı yemek;soğan, turp, sarımsak havuç, şalgam ve patates gibi köklü sebzeleri tüketmek; her türlü zirai faaliyetle meşgul olmak yasaktır.
  • Digambara mezhebine göre elbise giymek yasaktır. Bunun nedeni ise, giysilerinin arasına girecek küçük canlılara zarar vermeme  isteğidir.
  • Ayrıca keşişlerin Katurmas denilen dört aylık muson yağmurları döneminde bulundukları bölgenin sınırları dışına çıkmaları yasaktır. Bunun sebebi bu yağmurlu dönemde yerde çıkan bitkileri ve toprakta yaşayan canlıları ezmemektir.
  • Caynist keşişler Katurmas denen bu dönemde hayvan kesim evlerine giderek tehditle yada para vererek bu günde hayvan boğazlanmasını da engellemeye çalışırlar.
  • Caynist rahiplerin Ahimsa kuralını ihlal etmemek adına içtikleri suyu süzerek içmeleri, adım atacakları her yeri de önceden ellerindeki süpürgelerle süpürmeleri gerekir.
  • Svetambara mezhebinden olanlar buna, nefes alıp verirken herhangi bir canlıya zarar vermemek için sürekli maske takma mecburiyetini de eklerler.
  • Ayrıca Caynistler başka varlıklara daha az zarar vermek adına kendilerini yeme içmeden alıkoyarlar. Bu yüzden normal günlük hayatlarında bile günde sadece bir öğün yemekle yetinmek durumunda olan keşiş veya keşişeler senenin neredeyse yarısını oruçlu geçirirler. Özellikle her on beş günlük sürede en az üç gün  oruç tutmak zorundadırlar.
  • Caynistler sadece ziraat değil, başka varlıklara zarar verme ihtimallerinin olduğu meslekler de çalışmazlar. Örneğin bir Caynist ağaç kesicisi olamaz zira bu meslek ağaçları kesmeyi gerektirir. Aynı şekilde fırıncılıkta yapamaz; çünkü yanlışlıkla fırının etrafında mevcut olan haşeratı öldürebilir.
  • Caynistler günümüzde tren ve araba üreten fabrikalarda da çalışmazlar zira tren ve arabalar sık sık insan ve hayvanları ezmektedirler. Dolayısıyla Caynistler herhangi bir canlıya zararın olabileceği hiçbir şeyi yapmamaya gayret gösterirler.

  • Hayatın her alanında etkisini gösteren bu prensip Caynistler için o denli önemlidir ki Hindistan’ın kurtuluşu için çaba sarf etmiş olan Gandhi (1868-1948), siyasal mücadelesinde Ahimsa metodunu kullanmıştır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder